BASIN KONSEYİ, A HABER TELEVİZYONU HAKKINDAKİ
ŞİKÂYETTE ‘KINAMA’ KARARI VERDİ
YÜKSEK KURUL KARARI
DOSYA NO : 2023 – 38
KARAR TARİHİ : 10.11.2023
ŞİKÂYET EDEN : Metro İstanbul Sanayi ve Ticaret A.Ş.
Yavuz Selim Mahallesi. Metro Sokak No:3 ESENLER / İSTANBUL
VEKİLİ : Avukat Barış DEMİROĞLU
Yavuz Selim Mahallesi. Metro Sokak No:3 ESENLER / İSTANBUL
ŞİKAYET EDİLEN : Hamza ÖZDEMİR (A Haber Sorumlu Müdürü)
Güzeltepe Mah. Mareşal Fevzi Çakmak Cad. B Blok No:29/1/1 EYÜP/ İSTANBUL
ŞİKAYET KONUSU :
A HABER televizyonunda Metro İstanbul A.Ş. ile ilgili 10.09.2023 tarihinde
yayınlanan röportaj ve 11.09.2023 tarihinde ‘Ajans Bugün’ ve 12.09.2023 tarihinde
‘Ajans Haber Bugün’ adlı programlarda bunun tartışıldığı yayınlar ile kanalın internet
sitesinde yer alan haberlerde, Basın Meslek İlkeleri’nin ihlal edildiği iddiasıyla
şikâyette bulunulmuştur.
Şikâyetçi olan Metro İstanbul A.Ş. vekili Av. Barış Demiroğlu, Basın Konseyi’ne
25.09.2023 tarihinde yaptığı başvuruda, A Haber televizyonunda ve kanalın internet
sitesinde müvekkilini hedef alan yalan haber yayınlandığını iddia etmiştir. Başvuruda
özetle şu ifadelere yer verilmiştir:
“A Haber muhabirinin 10.09.2023 tarihinde M5 Üsküdar- Çekmeköy Metro Hattı
Altunizade İstasyonu 2 No’lu çıkışında 3 gençle yaptığı röportajda, yürüyen
merdivenlerinin çalışmadığı ve sürekli arızalı olduğu, habercilerin engellendiği,
İBB’nin kamu hizmetini yerine getirmeyip vatandaşı mağdur ettiği ifadeleri
kullanılmıştır.
Güvenlik kamerası görüntüleri incelendiğinde, yürüyen merdiveni durduran kimliği
belirsiz 3 şüpheli şahsın, merdivenin hemen yan tarafında bulunan banka oturduğu;
sonrasında beyaz renkli otomobil ile gelen A Haber ekibinden muhabir Mehmet
Karataş’ın merdivenin başında onlarla konuştuğu; şüphelilerin muhabire ‘Acil Dur’
butonunu göstererek bilgi verdiği; birlikte aşağıya inilip tekrar yukarıya çıktıktan sonra
muhabirin şahıslarla röportaj gerçekleştirdiği tespit edilmiştir. Sistem kayıtları da
merdivenin ‘Acil Dur’ butonuna basılmak suretiyle dış müdahale kaynaklı durduğunu
teyit etmektedir.
Kumpastan ibaret olduğuna dair kuvvetli şüphe bulunan haber, karalama ve iftira
amacı taşımakta olup, yürüyen merdivenler, metro istasyonlardaki tek alternatifmiş
gibi lanse edilerek yürüyen merdivenin hemen yanı başında yer alan asansör yokmuş
gibi davranılmıştır. Muhabir röportaj yaptığı kişileri yönlendirici şekilde sorular
yönelterek, kendi söylemlerini doğrulatmaya çalışmıştır.
Kurgu görüntülerden oluşan haberlerin gerçek dışı olmasının yanı sıra itibar
zedeleyici ve iftira oluşturulduğu, çeşitli haber kanallarında, internet sayfalarında,
sosyal medya hesaplarında paylaşım yapılarak müvekkil şirketin kamu hizmetini
aksattığı yönünde olumsuz bir algı oluşturulmak üzere hedef gösterildiği aşikardır.
Konseyinizce yapılan inceleme neticesinde Basın Meslek İlkeleri’nin ihlal edildiği,
gerçek dışı haberlerin müvekkil Şirkete ve iştirak olarak bağlı olduğu İstanbul
Büyükşehir Belediyesi’ne kasten zarar vermek için yapıldığı, gazetecilik mesleğinin
vatandaşı aydınlatmak değil siyasi bir amaçla yapıldığı görülecektir.”
Başvuruda, şikâyet edilen hakkında Basın Meslek İlkeleri’nin 3, 4, 6 ve 12’nci
maddelerini ihlalden yaptırım uygulanması talep edilmiştir.
UZLAŞMA ÖNERİSİ :
Şikâyet başvurusu, şikâyet edilen A Haber Televizyonu’nun Sorumlu Müdürü Hamza
Özdemir ve muhabir Mehmet Karataş’a PTT ile gönderilmiş ve posta ‘alındı’ belgesi
gelmiştir.
Şikâyet edilenler başvurudaki iddialarına süresinde yanıt vermemiş ve taraflar
arasında uzlaşma sağlanamamıştır.
GENEL SEKRETERLİK GÖRÜŞÜ :
Şikâyet edilen A Haber televizyonundaki 3 yayından ilki 10.09.2023 tarihinde ana
haber bülteninde yapılmıştır. Muhabir Mehmet Karataş, bu haberinde Altunizade
Metro İstasyonu çıkışında yaptığı röportajlarla, yürüyen merdivenin çalışmadığını,
İBB’nin kamu hizmetini yerine getirmeyip vatandaşı mağdur ettiğini, bu aksaklıkları
haber yapmalarının görevliler tarafından engellenmek istendiğini iddia etmiştir.
Muhabir Karataş’ın katılımıyla 11.09.2023 günü ‘Ajans Bugün’ ve 12.09.2023 günü
‘Ajans Haber Bugün’ programlarıyla aynı doğrultuda yayınlar sürdürülmüştür.
Biri ana haber bülteni olmak üzere televizyonda yapılan bu yayınların toplam süresi
34 dakika 56 saniyedir. Televizyon haberciliği için hayli uzun süre ayrılan yayınlarda
İstanbul’da ulaşım, su ve kentsel dönüşümün kanayan yara olduğu; metro ve
metrobüs hatlarındaki yürüyen merdivenlerin ve asansörlerin çalışmadığı iddia
edilerek İstanbul Büyükşehir Belediyesi eleştirilmiştir.
Röportaj yaparken istasyon görevlileriyle de tartışan A Haber muhabiri Mehmet
Karataş, “A Haber ekibi olarak İstanbul’da her ne varsa, her zaman bunun içinde olup
haberleştirmek üzere yoğun çaba içerisindeyiz. Ulaşım, su ve kentsel dönüşüm 3- 4
yıldır adeta kanayan bir yara. Yanan otobüsler diye yola çıktık ama ulaşıma dair her
şey sorunlu durumda. Yürümeyen merdivenler, çalışmayan asansörler konusunu
vatandaşa sorduğumuzda ‘Yürümeyen İBB, çalışmayan İBB yönetimi’ diyorlar. Ama
bunun bedelini ödeyen biziz, vatandaş” demiştir.
A Haber televizyonunun bu yayını, kanalın internet sitesinde ve sosyal medya
hesaplarından “Ulaşımda yürümeyen merdivenler”, “A Haberi böyle uzaklaştırdılar”
ve “A Haber muhabiri Mehmet Karataş, İBB’nin yürümeyen merdiven gerçeğini
belgelerle açıkladı” başlıklarıyla haber olarak da yer almıştır.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi ise A Haber’in, Altunizade Metro İstasyonu’nda
yürüyen merdivenle ilgili yayınının kumpastan ibaret olduğunu; yayına konu edilen
yürüyen merdivenin sabotaj sonucu durdurulduğunu; muhabir Mehmet Karataş’ın
sabotajcılarla bağlantılı olduğunu metronun güvenlik kameraların kaydettiği
görüntülerle açıklamıştır. Yürüyen merdivene sabotajın nasıl yapıldığını ve muhabir
Karataş ile sabotajcıların nasıl bir araya geldiğinin kanıtı gösterilen güvenlik
kameralarına görüntüleri özetle şöyledir:
Önce yürüyen merdivenlerden 4 genç aşağı iniyor. Bu gençlerden 3’ü yukarı çıkarken
içlerinden biri orta bölümdeki ‘Acil Dur’ butonuna basıyor. Merdiven duruyor ve kalan
bölümü yürüyerek çıkan gençler bir bankta oturup beklemeye başlıyor. Biraz sonra
yanlarına A Haber muhabiri Mehmet Karataş geliyor. Muhabir merdiveni kontrol edip
çalışmadığından emin olduktan sonra, bankta oturan gençlere yöneliyor ve onlarla
konuşuyor. Sonra birlikte aşağıya iniliyor ve gençler muhabire merdivenin ‘Acil Dur’
butonunu gösterip bir şeyler anlattıktan sonra yine birlikte yukarı çıkılıyor. Merdiven
önünde bekleyen kameraman mikrofonu muhabire verip, kamerayı kuruyor ve
röportaj yapılıyor.
A Haber yayınındaki röportajlarda muhabir Mehmet Karataş’ın yönlendirici sorularıyla
gençler, merdiveni ‘Acil Dur’ butonuna basıp kasten durdurdukları gerçeğini
saklayarak, merdivenlerin hep arızalı olup çalışmadığını, bundan özellikle yaşlı
insanların mağdur olduğunu söylemiştir. Yine bir girişten girip metroyu kullanmadan
duran merdivenlerden yürüyerek çıkan bir kişiyle röportaj yapılmıştır. Muhabir
yönlendirici sorularına muhataplardan Metro İstanbul ve İstanbul Büyükşehir
Belediyesi aleyhine aldığı yanıtlarla haberini oluşturup yayınlamıştır.
Bu yayının ardından, İstanbul Büyükşehir Belediyesi sosyal medya hesabından
“İstanbul’un metrolarında sabotaj, kumpas ve yalan haber nasıl yapılır izleyin” başlığı
ile metronun güvenlik kamerası görüntülerini yayınlamış, buna karşın A Haber
televizyonu, haberinin doğru olduğunu savunmaya devam etmiştir. İddialarının
arkasında olduğunu söylemeye muhabir Mehmet Karataş, iki gün üst üste ekrana
çıkıp “İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne buradan soruyorum. Merdivenler bozuk mu
değil mi? İstanbullular yürüyor mu yürümüyor mu? Çalışmayan merdivenleri yarın da
anlatmaya devam edeceğiz. Yanan otobüsler anlatmaya devam edeceğiz. A Haber’e
asla engel olamayacaklar” diyerek kendince meydan okumuştur. Şikâyet edilen
televizyon kanalı, muhabirinin bu açıklamalarıyla şikâyetçilere yönelik objektiflik
ölçütünden uzak yayın yapmaya bundan sonra da devam edeceğini ilan etmiştir.
A Haber televizyonu ve internet sitesi, şikâyetçi Metro İstanbul A.Ş. ve bağlı olduğu
İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin, kamuoyundaki itibar ve saygınlığına zarar vermek
amacıyla en hafif ifadeyle şaibeli yayına imza atmıştır.
Gazeteci/televizyoncu görevini yaparken olayları araştırıp gerçeği ortaya çıkarmak,
saklamadan ve çarpıtmadan olduğu gibi okura/izleyiciye aktarmakla yükümlüdür.
Gazeteci önyargıyla haber yapamaz. Kamuoyunu etkileme ve yönlendirme gücünü
kişisel ya da kurumsal çıkarlar için kullanamaz. A Haber’in şikâyet edilen yayınında
ve internet sitesindeki haberlerinde gerçek gizlenmiş; haber verme amacının dışına
çıkılmış, eleştiri ve ifade özgürlüğü sınırları aşılarak etik ihlalinde bulunulmuştur.
Açıklanan bu nedenlere şikâyet edilen yayınlarda/haberlerde Basın Meslek İlkeleri’nin
“Kamusal bir görev olan gazetecilik, ahlaka aykırı özel amaç ve çıkarlara alet
edilemez. Gazeteci halkın haber alma ve gerçekleri öğrenme hakkını gözetir”
şeklindeki 3’üncü; “Kişileri ve kuruluşları, eleştiri sınırlarının ötesinde küçük düşüren,
aşağılayan veya iftira niteliği taşıyan ifadelere yer verilemez” şeklindeki 4’üncü;
“Soruşturulması gazetecilik olanakları içinde bulunan haberler, soruşturulmaksızın
veya doğruluğuna emin olunmaksızın yayınlanamaz” şeklindeki 6’ncı;
“Gazeteci görevini taşıdığı sıfatın saygınlığına gölge düşürebilecek yöntem ve
tutumlarla yapmaktan sakınır” şeklindeki 12’nci maddelerinin ihlal edildiği
kanaatindeyiz. Şikâyet edilenler hakkında ‘KINAMA’ kararı alınmasını öneririz.
YÜKSEK KURUL DEĞERLENDİRMESİ :
Basın Konseyi Yüksek Kurulu, 10.11.2023 tarihinde yaptığı toplantısında şikâyet
başvurusunu görüşmüştür. Genel Sekreterlik raporunun okunmasının ardından,
toplantıya katılıp açıklama yapma talebinde bulunan Metro İstanbul A.Ş. Hukuk
Müşaviri Av. Barış Demiroğlu salona davet edilip dinlenmiştir.
Şikâyetçi vekili, başvurusundaki Metro İstanbul A.Ş.’ye yönelik kumpas yapıldığı
iddiasını tekrarlamış, metronun güvenlik kamerası görüntüleri ve sistem kayıtlarını
kanıt göstererek şikâyet edilenin yalan haber yayınladığını savunmuştur. A Haber
televizyon kanalına bu yayınları nedeniyle 15.09.2023 tarihinde cevap ve düzeltme
talebinde bulunduklarını, ancak bunun yerine getirilmediğini de belgesiyle açıklayan
şikâyetçi vekili, Yüksek Kurul üyelerinin sorularını da yanıtlamıştır. Şikâyetçi vekili
verdiği yanıtlarda, yayına konu olan yürüyen merdiveni kasıtlı olarak ‘Acil Dur’
butonuna basılarak durduranların çıkışta banka oturup beklediğini, A Haber ekibinin
40 dakika sonra gelip onlarla röportaj yaparak yayını gerçekleştirdiğini; metro ağında
2000’den fazla yürüyen merdiven olduğunu; herhangi bir merdiven durduğunda
anında sistemin arıza gösterdiğini ve o noktaya teknik ekibin yönlendirildiğini; her
istasyonda teknik ekip bulunmadığını ve en yakın yerden ekip sevk edildiğini; ekibin
istasyona ulaştığında bir düğmeye basıp merdiveni hemen çalıştırmasının mümkün
olmadığını, kontrol merkezine inip bir dizi işlemden sonra merdivenin
çalıştırılabildiğini ve bunun makul bir zaman aldığı bilgilerini vermiştir.
Yüksek Kurul, şikâyetçi vekilinin açıklamalarını tamamlayıp salondan ayrılmasının
ardından dosyanın müzakeresine geçmiştir. Söz alan üyelerin tamamı Genel
Sekreterlik raporunda şikâyet edilen yayında etik ihlali olduğu görüşünün isabetli
olduğunda ittifak etmekle birlikte, ihlale konu edilen maddeler ile ihlal gerekçesi
konusundaki tespitler hakkında farklı görüş savunmuştur.
İlk sorun, şikâyetçinin, ortada ‘tezgah’ bir haber olduğu yönündeki iddiasının
değerlendirilmesine ilişkindir. Görüntüler incelendiğinde ve şikayetçinin ifadeleri ile
sorulan sorulara yanıtları irdelendiğinde, oluşun şu şekilde olduğu konusunda tüm
üyeler hemfikirdir: bazı kişiler 1 Nolu girişteki yürüyen merdivenlerden metroya inmiş,
akabinde ise, 2 Nolu girişin oradaki merdivenleri kasıtlı olarak (acil durum butonuna
basarak) durdurmuş; 40 dakika sonra olay yerine A Haber muhabiri gelmiş ve
sabotajın failleriyle röportaj yapmıştır. Ayrıca, muhabir, merdiveni kullanarak metroya
inen ve fakat metroyu kullanmadan tekrar çıkış yapan, bu esnada da kendisine
mikrofon uzatılınca İBB’ye yönelik sert eleştiriler öne süren bir kişiyle de röportaj
yapmıştır.
Şikayetçinin iddialarından ilki, tüm bu kimselerin birlikte hareket ettikleri ve haberi
tezgahladıklarıdır. Kurulun hukukçu üyeleri, yukarıdaki görünüş karşısında bu intibaı
doğuran şüphe sebeplerinin olduğunu, fakat bu iddiayı ispatlayacak yeterli kanıt
olmadığını, şüpheli kalan durumun ise şikâyet edilen muhabir aleyhine
yorumlanamayacağını belirtmişlerdir. Zira, merdivenleri durdurduktan sonra 40
dakika kadar olay yerinde oyalanan ve daha sonra röportaj veren kişilerin, muhabirin
ve A Haberin bilgisi olmaksızın sabotajı yapıp kanala haber vermiş olmaları
mümkündür. Keza, metroyu kullanmadan aşağı inip çıkan kişinin de, son anda
metroyu kullanmaktan vazgeçmiş olması ya da herhangi bir nedenle metroyu
kullanmak amacı olmaksızın aşağı inmiş olması olanak dahilindedir. Keza, sabotajı
yapan kişiler, röportajı vermeden önce muhabirle aşağıya inip merdivenleri kontrol
etse de muhabirin, merdivenlerin çalışmadığını kontrol etmek için bu şekilde
davranmış olması da olanaklıdır. Neticede, çoğunluk görüşüne göre, Genel
Sekreterlik raporundaki görüşün aksine, eldeki deliller sabotajı yapan kişilerin
muhabirle anlaşma içinde olduklarını kanıtlamaya yetmemektedir. Kurul üyelerinin
çoğunluğu bu sonuçta mutabık kaldıkları için, Basın Meslek İlkeleri’nin 3. ve 12’nci
maddesinin uygulanmaması gerektiği sonucuna varılmıştır.
Öte yandan, haberde öne sürülen ‘merdivenin çalışmadığı’ iddiası neticede doğrudur.
Merdiven dur(durul)muştur ve muhabir geldiği zaman (ve aradan geçen takriben 40
dakika boyunca) çalışmamıştır. Yukarıda bunun teknik nedenleri ve süreci izah
edilmiştir, fakat öne sürülen temel olgu (merdivenin çalışmadığı) doğrudur. Bu
bakımdan bir ‘yalan haber’ söz konusu değildir.
Buna karşılık, haberin yapılmasından önce metro yetkililerinden hiç kimseyle
görüşülmemesinin önemli bir habercilik hatası olduğunda üyeler hemfikirdir.
Gerçekten, maksat olaya dair kamuoyunu aydınlatmak ise, arızanın nedeni
konusunda da asgari bir araştırma yapılmış olması gerekirdi. Şayet mesele yetkililere
sorulmuş olsaydı, bir sabotaj sonucu sorunun meydana gelmiş olduğu da kolaylıkla
öğrenilebilir ve böylece izleyiciye mesele doğru ve tam şekilde aktarılırdı. Bu
bakımdan, haber, gerekli gazetecilik araştırmasına başvurulmadan yapılmıştır. Bu
nedenle de bir kısmı sabotajcıların kendisi olan ve mağdur gibi davranan bazı
kişilerle röportaj yapılarak onların görüşleri haber bülteninde aktarılmıştır. O halde,
6’ncı maddenin ihlali söz konusudur.
Ayrıca, yayındaki bir sorun da İBB’nin ‘montaj’ yaparak halkı kasten yanılttığı ve
yalan söylediği iddiasıdır. Habere göre, belediyenin verdiği görüntülerde sabotajcılar
başka bir girişten (1 Nolu) giriş yaparak merdivenden inmektedir, fakat haberde
gösterilen arızalı merdiven ise başka yerdedir (2 Nolu) ve İBB montaj yaparak
gerçeği çarpıtmaktadır. Oysa, en başta tespit edildiği gibi, sabotajcılar 1Nolu girişin
oradaki merdivenden giriş yaptıktan sonra 2 Nolu girişin oradaki merdiveni
durdurmaktadır ve haber de buna ilişkindir. Yani, İBB’nin, sabotajcıların merdiveni
önce bozup sonra röportaj verip belediyeyi şikâyet ettiğine dair iddiası doğrudur. A
Haber ise işin bu boyutunu çarpıtarak İBB’ye dönük ‘montajlı yalan’ iddiasında
bulunmuştur. Bu, 4’üncü maddeye temas eden vahim bir etik ihlaldir.
Bazı üyeler, yukarıdaki tespitlerin ötesinde, A Haber muhabirinin yaptığı yayında
haber verme amacının dışına çıktığının açıkça görüldüğünü; kasıtlı olarak gerçeği
çarpıtarak şikâyetçi şirket ve bağlı olduğu yerel yönetimi hedef alan yalan haber
yayınladığını savunmuştur. Bazı üyeler ise haberdeki saik ve amacın tespitinin zor
olduğunu, bu nedenle sadece yukarıdaki maddi vakıalar ve olgular üzerinden sonuca
varmak gerektiği görüşünü öne sürmüşlerdir.
Son olarak, şikâyetçinin cevap ve düzeltme hakkını kullanmasına şikâyet edilen yayın
organı tarafından olanak sağlanmadığı tereddüde yer vermeyecek şekilde ortaya
konulmuştur. Zira şikayetçi vekillerinin bu husustaki başvurusuna rağmen görüşlerine
hiç yer verilmemiştir. Bu husus, başlı başına, Basın Meslek İlkeleri 16’ncı maddesine
aykırıdır.
SONUÇ :
Yüksek Kurul, şikâyet edilen yayında Basın Meslek İlkeleri’nin “Kişileri ve kuruluşları,
eleştiri sınırlarının ötesinde küçük düşüren, aşağılayan veya iftira niteliği taşıyan
ifadelere yer verilemez” şeklindeki 4’üncü;
“Soruşturulması gazetecilik olanakları içinde bulunan haberler, soruşturulmaksızın
veya doğruluğuna emin olunmaksızın yayınlanamaz” şeklindeki 6’ncı;
“Basın organları, yanlış yayınlardan kaynaklanan cevap ve tekzip hakkına saygı
duyarlar” şeklindeki 16’ncı maddelerinin ihlal edildiğini OY BİRLİĞİ ile saptamış ve
OY ÇOKLUĞU ile ‘KINAMA’ kararı almıştır.
Sonuç olarak şikâyet edilen A Haber Televizyonu muhabiri Mehmet Karataş ve
Sorumlu Müdürü Hamza Özdemir haklarında Basın Meslek İlkeleri’nin 4, 6 ve 16’ncı
maddelerini ihlalden ötürü OY ÇOKLUĞU ile ‘KINAMA’ kararı verilmiştir.