BKYK KARARI 2019-15

KARAR TARİHİ      : 26.06.2019  
KARAR NO            : 2019 – 15
ŞİKAYETÇİ            : Dr. Osman ÖZTÜRK (İstanbul Tabip Odası Genel Sekreteri)
ŞİKAYET EDİLEN  : Harun SEKMEN (Yeni Akit Gazetesi Muhabiri)
ŞİKAYET KONUSU :
Yeni Akit Gazetesi ile  www.yeniakit.com.tr internet sitesinde 15 Nisan 2019 tarihinde yayımlanan, Harun Sekmen imzalı ‘Zehir saçan bu oda ne zaman kapatılacak? Tabipler Odası mı sapkınlar odası mı?’ başlıklı haberde, Basın Meslek İlkeleri’nin ilgili maddelerini ihlal edildiği ileri sürülerek, gereken işlemin yapılması talep edilmiştir.
ŞİKAYETÇİNİN İDDİALARI  :
Şikayetçi İstanbul Tabip Odası Yönetim Kurulu adına Genel Sekreter Osman Öztürk, yaptığı başvuruda Yeni Akit gazetesinde yer alan ‘Zehir saçan bu oda ne zaman kapatılacak? Tabip Odası mı sapkınlar odası mı’ başlıklı haberde kullanılan ifadelerin gerçeğe aykırı, şikayetçiyi aşağılamaya ve hakarete dönük olduğunu ve İstanbul Tabip Odası’na suç isnadında bulunulduğunu savunulmuştur. Buna örnek olarak da haberde yer alan;
“Zehir saçan bu oda ne zaman kapatılacak? Tabipler Odası mı sapkınlar odası mı?
Doktorluk mesleğinin sorunları dışındaki her konuya el atan, Gezi destekçisi İstanbul Tabip Odası, şimdi de eşcinsel propagandaya başladı. 25 Nisan’da LGBTİ’li sapkınlara destek amaçlı bir panel düzenlemeye hazırlanan sapkın oda, hazırladığı tanıtım afişinde, erkek erkeğe ve kadın kadına ilişkiyi normalmiş gibi gösteren mesajlar verdi.
Türkiye aleyhine faaliyet yürüten her türlü şer odağı ile birlikte hareket eden İstanbul Tabip Odası, sonunda bunu da yaptı.  
Milli iradeye ilk darbe girişimi olan Gezi Parkı eylemlerinde vandallara destek veren, PKK’nın sağlık çalışanlarına yönelik gerçekleştirdiği kanlı eylemlere karşı tek kelime açıklama yapmayan ve son olarak da seçim sonuçlarıyla ilgili devam eden hukuki süreci hiçe sayarak zillet ittifakının adayı Ekrem İmamoğlu’nun mazbatasını verilmesi yönünde provokatif bir çağrıda bulunan İstanbul Tabip Odası, LGBTİ sapkınlığını meşru hale getirmeye çalıştı.”
İfadeleri gösterilmiş, gerçek olmayan hayali suçlamalarla meslek kuruluşu ve yasal olarak yaptığı faaliyetin hedef alındığı ileri sürülmüştür.
Başvuruda, İstanbul Tabip Odası’nın, Anayasa’nın 135. maddesi gereğinde 6023 Sayılı Türk Tabipler Birliği Kanunu ile kurulmuş kamu kurumu niteliğinde meslek kuruluşu olduğu, tabipliğin kamu ve kişi yararına uygulanıp geliştirilmesini sağlamak görevini de üstlendiği belirtilmiştir.
İstanbul Tabip Odası’nın, halk sağlığını korumak, halkı hastalıklardan koruyucu ve tedavi edici tıbbi uygulamalar hakkında bilinçlendirmek amacıyla toplantı, panel, çalıştay, sempozyum düzenlendiği belirtilen başvuruda, şikayet edilen habere konu olan ‘Cinselliği Hastalıklardan Korunarak Keyifli Yaşamak’ etkinliğinin de bunlardan biri olduğu savunulmuştur.  
Başvuruda, panelin duyurusunun yapıldığı afişte yer alan kadın ve erkek figürlerinin ‘sapkınlık’ olarak nitelendiği; haberde ‘zehir saçan’, ‘sapkınlar odası’, ‘Türkiye aleyhinde faaliyet yürüten her türlü şer odağı ile birlikte hareket eden’, ‘darbe girişimini destekleyen’ gibi ifadelerle İstanbul Tabip Odası’nın aşağılandığı, suç isnadında bulunulduğu savunularak, muhabir Harun Sekmen hakkında Basın Meslek İlkeleri’ni ihlalden işlem yapılması talep edilmiştir.
UZLAŞMA ÖNERİSİ        :
Şikayet başvurusu Yeni Akit gazetesi muhabiri Harun Sekmen’e ulaştırılmış, posta ‘alındı’ belgesi gelmiştir.  
Şikayet edilen süresinde herhangi bir yanıt vermemiş ve uzlaşma talebinde bulunmamıştır.
DEĞERLENDİRME           :
Şikayet konusu haber 15 Nisan 2019 tarihinde Yeni Akit gazetesinin birinci sayfasında ‘Zehir saçan bu oda ne zaman kapatılacak? Tabipler Odası mı sapkınlar odası mı?’ başlığı ve iki spotla verilmiş, detayı 9’uncu sayfada yayımlanmıştır. Aynı haber gazetenin internet sitesinde de aynı tarihte ve aynı başlıkla yer almıştır.
Haberin konusu, İstanbul Tabip Odası’nın halk sağlığını korumaya ve halkı hastalıklara karşı bilinçlendirmeye yönelik bir süredir devam ettirdiği panel serilerinden olan ve 25 Nisan 2019 tarihinde yapılan ‘Cinselliği Hastalıklardan Korunarak Keyifli Yaşamak’ paneli ve bunun duyuru afişidir. Haberde ise İstanbul Tabip Odası’nın LGBTİ bireylere destek için panel düzenlendiği, bunun eşcinsellik propagandası olduğu, afişlerinde eşcinsel ilişkinin normal olarak gösterildiği ve bunun halk sağlığını tehdit ettiği ileri sürülmüştür.
Haberde eski Sağlık- Sen Genel Genel Başkanı Mehmet Memiş ile Aile Derneği Başkanı Adnan Kalkan’ın, bu faaliyete yönelik görüşlerine de yer verilmiştir. Mehmet Memiş, “İstanbul Tabip Odası’nın yaptığı kabul edilemez. Türk Tabipler Birliği de halk sağlığı açısından zararlı bir kurum haline gelmiştir” derken, Adnan Kalkan, ‘Kadın kadına ve erkek erkeğe cinselliği ‘keyifli yaşamak’ şeklinde lanse etmek toplumun temelini dinamitlemektir. Eğer önüne geçilmezse hep birlikte bu enkazın altında kalacağız” ifadeleriyle eleştiride bulunmuştur. Şikayetçinin bu eleştirilere karşı görüşü sorulmamış, suçlayana itibar edilmiş ve suçlanana söz hakkı tanınmamıştır.
Şikayet konusu haberde kullanılan ifadelerle, düzenlediği bir panel gerekçe gösterilerek İstanbul Tabip Odası hedef alınmıştır. Elbette, her kişi ve kurum gibi İstanbul Tabip Odası da eleştirilebilir, faaliyetlerine karşı çıkılabilir. Nitekim muhabirin görüşlerine başvurduğu bir sendikacı ve bir dernek başkanının, şikayetçi kuruluşa ağır eleştiriler yöneltmeleri ve hatta ‘halk sağlığı açısından zararlı olduğunu’ söylemeleri de ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmiştir.
Buna karşın habere ‘Zehir saçan bu oda ne zaman kapatılacak?’, ‘Tabip Odası mı sapkınlar odası mı?’ başlığının atılması; güncel olmayan konuların da habere katılması; yasalar kapsamında faaliyet gösteren meslek kuruluşu için hiçbir kanıt gösterilmeden; ‘Türkiye aleyhine faaliyet yürüten her türlü şer odağı ile birlikte hareket eden İstanbul Tabip Odası’, ‘darbe girişimini destekleyen’, ‘Gezi Parkı eylemlerinde vandallara destek veren’, ‘sağlık çalışanlarına yönelik kanlı eylemlere ses çıkarmayan’ ifadelerinin kullanılması sonucu eleştiri sınırları aşılmış, şikayetçi aşağılanıp küçük düşürülmüş ve suç isnadında bulunulmuştur..
Haberde ayrıca LGBTİ bireyler cinsiyetleri ve cinsel yönelimleri nedeniyle ‘sapkın’ olarak nitelenip hedef gösterilmiştir ki bunu da nefret söylemi kapsamında değerlendirmek gerekmektedir.
Basın Konseyi Yüksek Kurulu, 26.06.2019 tarihinde yaptığı toplantıda, Genel Sekreterlik önerisini değerlendirip, konuyu tartıştıktan sonra, şikayet konusu haber ile Basın Meslek İlkeleri’nin;
“Yayınlarda hiç kimse ırkı, cinsiyeti, yaşı, sağlığı, bedensel ve zihinsel engeli, sosyal düzeyi ve dini inançları nedeniyle kınanamaz, aşağılanamaz” şeklindeki 1’inci maddesinin ihlal edildiğini OY ÇOKLUĞU ile,
Ayrıca “Kişileri ve kuruluşları eleştiri sınırlarının ötesinde küçük düşüren, aşağılayan ve iftira niteliği taşıyan ifadelere yer verilemez” şeklindeki 4’üncü,
“Gazeteci şiddet, nefret, zorbalık ve ayrımcılığı özendirici, insani değerleri incitici yayın yapamaz” şeklindeki 13’üncü maddelerinin ihlal edildiğini ise OY BİRLİĞİ ile kabul etmiştir.

SONUÇ               :
Yüksek Kurul toplantıda yaptığı görüşmeler sonucunda, İstanbul Tabip Odası’nca yapılan Yeni Akit gazetesi muhabir Harun Sekmen hakkındaki şikayetle ilgili olarak;
       a) Şikayetin kabulüne,

       b) Yeni Akit gazetesinde yayımlanan ‘Zehir ‘Zehir saçan bu oda ne zaman kapatılacak? Tabipler Odası mı sapkınlar odası mı?’ başlıklı haberin Basın Meslek İlkeleri’nin 1, 4. ve 13. maddelerini ihlal etmesi nedeniyle muhabir Harun Sekmen’in ‘KINANMASINA’ OYBİRLİĞİ ile karar verildi.

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın