BKYK KARARI 2019-09

KARAR TARİHİ          : 08.05.2019

KARAR NO                 :  2019- 9

ŞİKAYETÇİ:                 : Ekrem İMAMOĞLU (

ŞİKAYET EDİLEN        : Ahmet KEKEÇ (Star Gazetesi yazarı)

ŞİKAYET KONUSU:
Star Gazetesi’nde 05.04.2019 tarihinde yayımlanan ‘Militanlarınızı sokağa mı dökeceksiniz?’ başlıklı yazıda, 31 Mart yerel seçimlerinde İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı sonuçlarına yapılan itirazlar konu edilmiştir. Bu itirazlar nedeniyle mazbatanın verilmesinin gecikmesine CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile seçimi kazanan Ekrem İmamoğlu’nun tepkileri eleştirilmiştir.
Kılıçdaroğlu’nun, “Bu sürecin sona erdirilmesinin, İstanbul’un ve ülkemizin yararına olacağının bilinmesini istiyorum” sözleri için ‘tehdit’ açıklaması:  İmamoğlu için de “Mazbatam da mazbatan diye tutturan Ekrem İmamoğlu da ‘Bir takım terör örgütleri sürece dahil edilebilir” diyerek el yükseltiyor” denilen yazıda şu ifadeler yer almaktadır:
“Hangi terör örgütleri bunlar Ekrem Efendi? PKK mı? DHKP-C mi?
Hırsızlıklarınızı (YSK bu yönde karar verirse) kamufle etmek için bunları mı devreye sokacaksınız. Yoksa doğrudan CIA terör örgütünden mi destek alacaksınız?
….
Ne olacak? Ne yapacaksınız? İşgalci güçleri yardıma mı çağıracaksınız? Ki gelmek için alesta bekliyorlar. PKK’yı yeniden hendeklere mi yönlendireceksiniz? FETÖ’ye yeni bir darbe siparişinde mi bulanacaksınız? Ne yapacaksınız?”
Şikayetçinin ‘korsan’ Anıtkabir ziyareti yaptığı, henüz İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olmadığı kaydedilen yazıda, “Mazbatasını alır ondan sonra İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı unvanını kullanır. İsterse başına bir adet de ‘EŞ’ sıfatı kondurur. Eş Başkan… Seçimden pay isteyen PKK’yı memnun etmek için.”
ŞİKAYETÇİNİN İDDİALARI     :
Şikayetçi Ekrem İmamoğlu’nun avukatları Kemal Polat ve Melike Akbaş, 12.04.2019 tarihinde yaptıkları başvuruda, yazıda yer alan “Mazbatam da mazbatan diye tutturan Ekrem İmamoğlu da, ‘Birtakım terör örgütleri sürece dahil edilebilir’ diyerek el yükseltiyor. Hangi terör örgütleri bunlar Ekrem Efendi? PKK mı? DHKP-C mi? Hırsızlıklarınızı (YSK bu yönde karar verirse) kamufle etmek için bunları mı devreye sokacaksınız? Yoksa doğrudan CIA terör örgütünden mi destek alacaksınız?” ifadelerinin yer aldığı belirtilmiştir.
Şikayetçinin hiçbir zaman ‘Bir takım terör örgütleri sürece dahil edilebilir’ şeklinde açıklaması olmadığı;
Aslında milli duygularıyla her zaman övünen bir kişi olan şikayetçinin, seçim döneminde kötülemek amacıyla terör örgütüyle ilişkilendirilmeye çalışıldığı;
Hırsızlık suçlaması yapılan şikayetçinin toplum tarafından ‘suçlu’ olarak algılanmasının hedeflendiği başvuru dilekçesinde yer almıştır.
Şikayet konusu yazıdaki bu ifadelerle eleştiri sınırlarının aşıldığı, şikayetçiye terörle ilişkili olduğu ve hırsızlık suçlaması yapıldığı; toplum nazarında ‘suçlu’ olarak algılanmasının hedeflendiği; kişilik hakları ve saygınlığının zedelendiği savunulmuştur.
Söz konusu yazının ifade ve basın özgürlüğü olarak kabul edilemeyeceği belirtilen başvuruda yazar Ahmet Kekeç hakkında Basın Meslek İlkeleri’nin ilgili maddelerini ihlalden işlem yapılması talep edilmiştir.
UZLAŞMA ÖNERİSİ               :
Şikayet başvurusu  Star gazetesi yazarı Ahmet Kekeç’e ulaştırılmış, posta ‘alındı’ belgesi gelmiştir. Şikayet edilen, köşesindeki bir yazısında başvuru dilekçesinin kendisine ulaştığını beyan etmiştir.
ŞİKAYET EDİLENİN YANITI      :

Şikayet edilen, 22.04.2019 tarihinde köşesinde ‘İmamoğlu bu 3 gazetecinin susturulmasını istiyor’ başlığı ile yayınladığı yazıda, “Basın Konseyi’nin yolladığı ‘varaka’yı (belge, yazılı kağıt) afiyetle yırtıp çöpe attım” diyerek yanıt vermeyeceğini beyan etmiştir.
Şikayet edilen yazarın, bildirimi aldığı anlaşılan yazısında, Basın Konseyi ile ilgili öne sürdüğü görüşler ve suçlamalar, bu şikayet dosyası kapsamında olmadığı için değerlendirmeye alınmamıştır.
DEĞERLENDİRME               :
Şikayet konusu yazı, 31 Mart yerel seçimlerinden 5 gün sonra, itirazlar nedeniyle İstanbul’da seçim sonucu henüz kesinleşmediği bir dönemde yayımlanmıştır. Yazıda şikayetçinin mazbatasının verilmesi için itiraz sonucunu beklemeden acele etmesi; henüz mazbatasını almadan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı unvanı kullanması; Anıtkabir özel defterini bu unvanla imzalaması eleştirilmiştir.
Şikayet edilen yazar yazısına “Militanlarınızı sokağa mı dökeceksiniz?” başlığını kullanmış, şikayetçi Ekrem İmamoğlu ve partisinin lideri Kemal Kılıçdaroglu’nun
açıklamalarını ‘sokağı kızıştıracak serseri mayın açıklamalar’ ve mazbatanın gecikmesi halinde sokak eylemlerine çağrı olarak değerlendirmiş, bunun tehdit olduğunu savunmuş ve karşı çıkmıştır.
Gazetecinin görevi, gerçeği bulup ortaya çıkarmak; halkı doğru bilgilendirmek ve kamuoyunun gerçekler ışığında oluşmasını sağlamaktır. Gazetecilerin, seçim gibi ülkenin gündemindeki çok önemli bir konuyu haberlerinde ve köşe yazılarında ele alması; yazarın dilediği gibi yorumlayıp değerlendirmesi; tasvip etmediklerini eleştirmesi; sert ve rahatsız edici üslup kullanması; hatta gerçek olduğuna inandırıcı ve makul nedenleri ortaya koymak koşuluyla suçlamada bulunması da doğaldır.
Tüm bunları ifade ve basın özgürlüğü kapsamında kabul etmek gerekmektedir. Ancak yazıda şikayetçiye atfen “Bir takım terör örgütleri sürece dahil edilebilir” sözüyle ‘el yükselttiği’ ifadeleri geçmektedir. Başvuruda, şikayetçinin hiçbir yerde böyle bir söz söylemediği, dolayısıyla iftira atıldığı savunulmaktadır. Şikayet edilen yazar, yanıt vermediği için, yazıya dayanak yaptığı bu sözü şikayetçinin söyleyip söylemediği; söylediyse nerede ne zaman söylediğine ilişkin her hangi bir bilgi edinilememiştir.
Bu durumda şikayet edilenin, söylendiğine ilişkin kanıtı ortaya koymadığı, dolayısıyla gerçek olduğuna inandırıcı makul neden gösterilemeyen bir sözden hareketle, şikayetçiye peş peşe “Hangi terör örgütleri bunlar Ekrem Efendi? PKK mı? DHKP-C mi? Hırsızlıklarınızı (YSK bu yönde karar verirse) kamufle etmek için bunları mı devreye sokacaksınız? Yoksa doğrudan CIA terör örgütünden mi destek alacaksınız? PKK’yı yeniden hendeklere mi yönlendireceksiniz?” sorularını yöneltmesi sorunludur. Bu ifadeler, şikayetçinin terör örgütleriyle ilişkili olduğu algısına neden olmuştur. Terör örgütleriyle ilişkili suçtur, kanıt gösterilmeden şikayetçiye suç isnadında bulunulmuştur.
Yine seçime itirazlarda sehven ya da kasıtlı olarak yapılan hatalar nedeniyle sandık sonuçlarının değişmesinden hareketle, şikayetçiye ‘hırsızlık’ suçlaması yapılması da ifade ve basın özgürlüğü kapsamında olamaz, suç isnadı olarak değerlendirmek gerekmektedir.
Açıklanan bu nedenle şikayet konusu yazısında Basın Meslek İlkeleri’nin “Kişileri ve kuruluşları, eleştiri, eleştiri sınırlarının ötesinde küçük düşüren, aşağılayan veya iftira niteliği taşıyan ifadelere yer verilemez” şeklindeki 4’üncü maddesi;
“Suçlu olduğu yargı kararıyla belirlenmedikçe hiç kimse suçlu ilan edilemez” şeklindeki 9’uncu maddesi;
“Yasaların suç saydığı eylemler, gerçek olduğuna inandırıcı makul nedenler bulunmadıkça kimseye atfedilemez” şeklindeki 10’uncu maddesi ihlal edilmiştir.
SONUÇ                      :
Basın  Konseyi Yüksek Kurulu, 08.05.2019  tarihindeki toplanışında, Star gazetesi yazarı Ahmet Kekeç hakkındaki Ekrem İmamoğlu’nun avukatları aracılığı ile yaptığı şikayeti görüşmüş;
          a) Şikayetin kabulüne
          b) Star  gazetesi yazarı Ahmet Kekeç’in ‘Militanlarınızı sokağa mı dökeceksiniz?’ başlıklı Ekrem İmamoğlu hakkındaki yazısında Basın Meslek İlkeleri’ni ihlal ettiği anlaşıldığından OYBİRİLĞİ ile ‘KINAMA’ kararı almıştır.

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın