BASIN KONSEYİ 35. KURULUŞ YILDÖNÜMÜNÜ BÜYÜK KULÜP’TE KUTLADI

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun da katıldığı gecede TBMM önceki başkanlarından ve Basın Konseyi Yüksek Kurulu üyesi Hüsamettin Cindoruk’a ‘Onur Ödülü’ verildi.

Basın Konseyi’nin 35’inci kuruluş yıldönümü, Caddebostan’daki Büyük Kulüp’te düzenlenen geleneksel geceyle kutlandı. TBMM’nin önceki başkanlarından ve uzun yıllar Basın Konseyi Yüksek Kurulu’nda okur temsilcisi olarak görev yapan Hüsamettin Cindoruk’a ‘Onur Ödülü’nün de verildiği kutlamaya, başta CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu olmak üzere siyasi partilerin temsilcileri, milletvekilleri, bilim, hukuk ve basından çok sayıda seçkin davetli katıldı.

Basın Konseyi Başkanı Pınar Türenç yaptığı açış konuşmasında, düşünceyi ifade etmenin ve halkın gerçeklere ulaşmasının anayasal hak olduğunu belirterek, “Gazetecinin susturulması, onlar hakkında suç icat edilmesi, gazetecileri bir gece yarısı  gözaltına alıp hapislere atmak, ekranları karartmak, büyük para cezalarıyla diz çöktürtmeyi amaçlamak, demokrasilerde yer bulamaz” dedi. 

Basın Konseyi’nin 35 yıldır demokrasi, iletişim özgürlüğü, hukukun üstünlüğü, insan hakları için mücadele ettiğini vurgulayan Türenç, bugünkü kara tablodan çıkma günlerinin de yakın olduğunu, bedel ödetilecekse ödeneceğini söyledi. Pınar Türenç, “Gelecek nesillere borcumuz olduğu için, gerçeği halka ulaştırmak, halkın soluk borularını açmak için, özgürlükler için hep beraber mücadele etmeye mecburuz.

Bu mücadeleyi soluksuz sürdüren bir basın kurumunun 35. yaşını tamamlaması bunun için önemlidir” diye konuştu.

HÜSAMETTİN CİNDORUK’A ‘ONUR ÖDÜLÜ’ VERİLDİ

Kutlamada, TBMM önceki başkanlarından Basın Konseyi Yüksek Kurulu üyesi Hüsamettin Cindoruk’a, ‘demokrasiye ve vazgeçilmez değeri basın özgürlüğüne, hukukun üstünlüğüne yaptığı katkılar’ nedeniyle ‘Onur Ödülü’ verildi. Cindoruk’un ödülünü, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu takdim etti.

Hüsamettin Cindoruk “Basın Konseyi bana bir onur bağışladı” diye başladığı konuşmasında, onur ödülü almak kadar hakkını vermenin de önemli olduğunu belirterek, “Bu kısa 90 yıllık hayatımda, daha bir seneler kazanırsam ben bu dava uğruna elimden gelen gayreti göstereceğim. Bunları gösterirken de aynı zamanda bir ibadet yaptığıma da inanıyorum” dedi.

Meclis Başkanlığı yapan bir siyasetçi olarak konuştuğunu vurgulayan Hüsamettin Cindoruk, 90 yıllık ömrünün 70 yılını eski Türkiye’de, 20 yılını da “Kim icat ettiyse” dediği yeni Türkiye’de yaşadığını söyledi.

Hüsamettin Cindoruk, “Eski Türkiye cumhuriyettir. Eski Türkiye’de, Cumhuriyeti kuran Meclis vardı. Meclis Başkanlığı yapmış bir siyasetçi olarak söylüyorum, yeni Türkiye’de ilk defa Türkiye rejimini tartıştı. Türkiye Cumhuriyeti’ni müdafaa mecburiyetine düştük. İçi boşaltılmış bir cumhuriyet olur mu?” dedi.

KILIÇDAROĞLU’NUN KONUŞMASI

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu da Hüsamettin Cindoruk’a ödülünü verirken yaptığı konuşmada, yaşamı boyunca demokrasi mücadelesi veren bir kişiye, ‘demokrasiye hizmet ödülü’nü vermenin kendisi için onur olduğunu söyledi.

Hüsamettin Cindoruk’un hayatı boyunca hep demokrasi mücadelesi verdiğini, farklı görüşlerden ve partilerden insanlar haksızlığa uğradıkları zaman da Meclis Başkanı olarak o haksızlıkların giderilmesi için çaba harcadığını belirten Kılıçdaroğlu, “Dolayısıyla onun TBMM Başkanlığını özlüyoruz” dedi.

Kemal Kılıçdaroğlu, Türkiye’nin sorunlarını çözebilecek yetkinliğe sahip olduğunu vurguladığı konuşmasında, “Biz bunu yapmak zorundayız. Hapiste gazeteciler var. Doğru haberlerin bile internet sayfalarından kaldırıldığı mahkeme kararları veriliyor. Her ne kadar Anayasa ‘basın hürdür, sansür edilemez’ dese de anayasanın da gerçekten askıda olduğunu biliyoruz”

Basının ve gazetecilerin büyük risk altında bulunduğunu, oysa özgür basının siyasetçinin avantajı olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, “Özgür ve bağımsız bir medya bizim göremediğimizi görür. Bizim yanlış yaptığımızı bize hatırlatır ve yanlışları tekrar etmememize yol açar. Dolayısıyla medya bu kadar değerli ve önemliyken biz medyayı doğru haber yaptığı için cezalandırıyoruz. Oysa buradan da artık Türkiye’nin çıkması lazım” dedi.

Kılıçdaroğlu basına yönelik sağlıklı ve tutarlı bir kültür oluşturulmasının önemine de dikkat çekerek, “Sağcısıyla solcusu, çağdaşı çağdaş olmayanıyla yeni bir kültür oluşturmamız gerekiyor. Her görüşten gazetecinin özgürce yazabildiği bir ortama, bir kültüre ihtiyaç var” diye konuştu.

Basın Konseyi’nin 35’inci yılını kutlayan Kılıçdaroğlu, medyanın sorunlarının çözümü ve ifade özgürlüğü konusunda Basın Konseyi’nin çok değerli hizmetler verdiğini sözlerine ekledi.

Kutlama gecesine CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun yanı sıra, CHP milletvekilleri Tuncay Özkan ve Utku Çakırözer, İyi Parti Genel Sekreteri Uğur Poyraz, İstanbul Baro Başkanı Mehmet Durakoğlu, İBB Genel Sekreteri Can Akın Çağlar ile bilim, hukuk ve basından tanınmış çok sayıda davetli katıldı.

İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer ve Prof. Dr. Mehmet Haberal’ın da de aralarında bulunduğu çok sayıda kişinin kutlama telgrafı ve mesajı gönderdiği kutlama, geleneksel yaş günü pastasının kesimiyle sona erdi.